Kripto para birimleri, büyük ölçüde, kurumsal aracıların dışında var olmak için yaratıldı. Öyle ki, Bitcoin'in kuruluş belgesinde, güven yerine kriptografik kanıta dayalı, istekli herhangi iki tarafın güvenilir bir üçüncü tarafa ihtiyaç duymadan birbirleriyle doğrudan işlem yapmasına izin veren bir elektronik ödeme sistemi olarak yer tanımlanıyor. Ancak yine de birçok kişi kripto para birimi ile eşler arası değil, kurumlar aracılığıyla etkileşime giriyor. Geleneksel finans şirketlerinin de kriptoya olan ilgilisi artarken, kripto para birimleri ve finansal hizmet veren şirketlerin bu kesişimi, düzenleyici otoritelerin de dikkatini çekiyor. Devletlerin bu hikayedeki rolü, kripto para piyasaları içinde devam eden felsefi bir tartışma olarak karşımıza çıkıyor. Birçok yatırımcı için ortak soru şu: “Kripto borsaları ne dereceye kadar düzenlenecek ve bunun için ne yapılacak?”
Özellikle FTX borsasındaki likidite sorunu ve şirketin iflas başvurusunda bulunması yatırımcılar arasında güven krizini daha fazla körükledi. Haliyle kripto para borsalarında yaşanan çöküşler yatırımcılarda büyük endişe yarattı. Özellikle de kripto piyasasındaki çokça manipülatif hareket, bilgi kirliliği ve düzensizlik yatırımcının aleyhine sonuçlar doğuruyor ve doğurmaya devam ediyor. Hızlı ve kolay para kazanma isteği ile kripto piyasasına giriş yapan yatırımcılar risklerin her geçen gün artmasının bir sonucu olarak kazançlarını korumanın yollarını aramaya başladılar.
Düzenleyici otoriteler kripto para borsalarındaki mağduriyeti önlemek amacıyla yatırımcının lehine bir dizi rapor ve tasarı hazırlığına başladı. Ekim ayı içinde, G20’ye üye ülkeler tarafından kurulan küresel finansal sistemi izleyen ve tavsiyelerde bulunan uluslararası organ niteliğine sahip Finansal İstikrar Kurulu (FSB), Kripto Varlık Faaliyetlerinin ve Piyasalarının Düzenlenmesi, Denetimi ve Gözetimine ilişkin detaylı bir rapor* yayınladı. Küresel bir kripto düzenlemesinin varlığına ihtiyaç duyulduğunun belirtildiği raporda, merkeziyetsiz finans için eski politikaları yenileyerek veya tamamen yeni bir sistem oluşturarak bir model öngörülmesi gerektiğinin altı çiziliyor. Raporda grubun finans yetkililerine ve merkez bankacılarına sunulan teklifler, dijital para birimleri, stablecoin'ler ve yeni finans sektörüne hizmet veren şirketler için birtakım kurallara da yer veriliyor.
İngiltere’nin yeni Başbakanı Rishi Sunak’ın geçtiğimiz günlerde kripto para piyasası ve ülkelerin bu piyasalara nasıl yaklaşması gerektiği hakkındaki açıklamaları çok ses getirdi. Açıklamalardan kısa süre sonra regülasyonlar ve amaçları hakkında İngiltere’den haberler gelmeye başladı. Devlet eli ile yapılan bu düzenlemeler, son günlerde kripto para borsalarındaki peş peşe çöküşlerin sebep olduğu puslu hava içinde yatırımcılar için umut ışığı olmuşa benziyor.
Yeni düzenlemelerden biri kripto para borsalarının yatırımcıları kendi borsalarına çekmek adına hazırladıkları reklamlarla ilgili olarak yapıldı. “Financial Services and Markets Bill” isimli 4 Ekim 2022 tarihinde çıkarılan düzenlemeyle yapılan değişiklik ile yetkisiz aracılar tarafından finansal hizmetlerin tanıtımını veya sağlanmasını engelleyen mevcut kuralları potansiyel olarak genişletecek. Bu güç artık Bitcoin gibi, dağıtılmış defter teknolojisi kullanılarak değer ve hakların kriptografik olarak güvence altına alınmış temsillerini de kapsar hale gelecek.
Financial Conduct Authority (FCA) ’nin Piyasalardan Sorumlu Genel Müdürü Sarah Pritchard’ın yaptığı açıklamalara göre; Regülasyonun gerekli olduğunun en büyük göstergesi, yatırımcıların güvenli bir ortamda yatırım yapabilmeleri için sektörel riskler hakkında yanıltıcı açıklamalardan arındırılmış yalın bir bilgilendirme ihtiyacından kaynaklanıyor. Böylece yatırımcılar, kendileri adına en doğru kararları verebilecek ve bilinçli bir ortamda yatırımlarını şekillendirebilecekler. Pritchard yaptığı açıklamada bu güven atmosferinin yaratılabilmesi için kripto reklamlarının kısıtlanmasının ve yetkisiz aracılar ile verilen finansal hizmetlerin engellenmesinin gerekli olduğunu da vurguluyor.
Avrupa Birliği de İngiltere’ye paralel olarak, bu konuda yeni regülasyonlar çıkardı. 30 Haziran’da Avrupa Birliği Parlamentosunda taslağı kabul edilen Markets in Crypto Assests (MICA) Regülasyonunu kısa süre içinde parlamentoda oylamaya sunulacak, nihai yasa ise AB Resmî Gazetesi'nde yayınlanmasından 12 ila 18 ay sonra uygulanmaya başlayacak. Kripto varlık pazarında kolaylık sağlayacak olan bu düzenleme ile denetim mekanizması güçlendirilecek ve yatırımcıya daha güvenli bir ortam sağlanacak. Kripto hizmet sağlayıcıları (bu grubun içine saklama cüzdan sağlayıcıları, kripto varlık ticaret platformları, kripto borsaları, fiat para birimleri gibi kuruluşlar da giriyor) artık bir lisansa ihtiyaç duyacak ve AB üye ülkelerinden birinden bir mali düzenleyici tarafından izlenecek. Sadece (ulusal düzenleyicilerden yetki alması gerekecek) lisans başvurusunda bulunmak için bile şirket ya da resmi ortaklık gibi AB merkezli bir tüzel kişiliğe sahip olunması şartı aranacak.
MICA whitepaper hazırlama ve yayınlama zorunluluğuna da belirli kurallar getiriyor. Kripto varlık ihraççılarının, belirli bir kripto varlığa ilişkin tüm bilgileri içeren açık ve adil bir crypto assests whitepaper hazırlamaları gerekecek. Yönetim organının, üyelerin dürüstlük standartlarını karşılaması zorunlu ve kripto varlık ihraççılarının yanıltıcı piyasa iletişimleri yasak hale getirilecek.
Bu yeni regülasyon, şu anda mevcut bulunan finansal hizmet mevzuatı kapsamında yer almayan tüm kripto varlıkları kapsayacak. Bunlar, ödemeler için çıkarılan stablecoin’lerden, bir hizmete erişim sağlayan yardımcı token’lara kadar uzanıyor. Bu kripto varlıkları üç kategoriye ayırıyor: varlık referanslı tokenlar (ART’ler), e-para tokenları (EMT’ler) ve diğer kripto varlıklar (“her şeyi kapsayan” kategori).
Sonuç olarak AB’de bu regülasyonla kripto varlık piyasasını destekleyen düzenleyici bir çerçeve amaçlayan regülatörler arasına girdi. Böylece inovasyon ve kripto varlıkların potansiyellerinden yararlanırken aynı zamanda finansal istikrar ile yatırımcıların korunması sağlanarak güven ortamı oluşmasına doğrudan katkı sağlanacak.
Diğer ülkelerin bu konuda nasıl bir yol izleyeceği ve ne gibi düzenlemeler yapacağı merakla bekleniyor.
* Bu makalemiz 25.11.2022 tarihinde CoinDesk Türkiye’de yayınlanmıştır. Buradan ulaşabilirsiniz.